22 Ağu 2011

Kefal avı







Daha önce tuttuğumuz balıkların hayali ile kendimizi su kenarında bulmamız çok sürmedi, her zamanki avlağımızda herzamanki yerimizde, her zamanki yemimizi takarak, herzamanki yere attık, ama eksik olan birşeyler vardı oda balıktı, zannedersem, olayın esas kahramanı yoktu o gün. Merada tek tük balık oynuyor ama vuracak çoğunluğa malesef ulaşamıyordu, sabah 07 de başladığımız hayal kırıklığı avımız öğlene kadar zor sürdü, çıkan sıcaklarında etkisi ile evin yolunu tuttuk, avlak ile ev arası toplam 20 kilometre olup biraz Bafra tarafında kalmakta, denize dökülen kanalın ağzında av yapmaktayız. Zannedersem suların aşırı yüksekliğinden dolayı balık denize çıkmış olabilir diye düşünüyoruz. Evimizde biraz dinlendikten sonra artık balık tutmak için birşeyler yapmalıydık, bu zamana kadar çeşitli balık haberlerini aldığımız Cengiz arkadaşımızın avlağına gitmeye karar verdik arabamızın kuma batmasıyla biraz gecikerek te olsa saat 15 civarı yeni bir avlakta yeni bir heyecan için hazırdık, kışın adam boyu su olan avlakra su seviyesi dizlere kadar inmiş, sığ olduğundan dolayı ısınan su devamlı kefal için uygun ortam oluşturmakta. Boy çizmelerini girip otların ve kamışların arasında nasibimizi aradık akşam güneş batana kadar epeyi bir paçoz kefal yakaladık, ve günü bitirdik, hep birlikte resim çektirirken ben artık ertesi günün avının hayaline çoktan başlamıştım bile. Sabah malesef erken kalkamamış saat tam 8 de avlakta olabilmiştik, su pırıl pırıl pürüzsüz en ufak bir balık oynaması görülebilmekteydi, kısa bir balık oynağı arayışından sonra ikimizde kendimizce en uygun olan yerlerde oltalarımızı suyla buluşturduk. kenarda oturup yaklaşık 10 metre ileriye sazların dibine oltaları düşürdüğümüzde kefaller önümüzde dans yapmaya başlamışlardı, sazan dahi aldık, sazanı çekerken misinanın o cizzzzzz diye çıkardığı sesi o sessizlkte duymalıydınız. Artık daha fazla kefal yakalamanın bir anlamı kalmamıştı, hem zevkimizi aldık hemde yiyecek balığımızı yakaladık. balığın bol olduğu bir esnada ayağa kalktığımda önümdeki kaçışan , şaşıran kefalleri görmelisiniz. Limitleri doldurduğumuz bu avımızda av arkadaşım ismail ve bizden avlağını esirgemeyen Cengiz arkadaşıma burdan teşekkürlerimi bildirir daha nice avlarda beraber olta atmayı dilerim.Yazmış olduğum bu uzun av raporunda hatalarım varsa affola. Kalın sağlıcakla ve balıkla.Rastgele..

14 Ağu 2011

72cm sudak,10kg sazan.

















































































Son yaptığımızın son gününde peşpeşe vuran sazanları hiç unutamadım,tüm planlarımı yarım kalan avımın devamı için yapmıştım,oraya gidecek yarım kalan avımı tamamlayacaktım, ki zaten öyle yaptım;Arkadaşım İsmail ile iş sonrası yola çıkıp eksiklikler giderildikten sonra Farukl'arın yanına gitmemiz epeyi uzun sürdü, Faruk ve arkadaşları gittiğimizde yemlikleri tutmuş oltaları suya atmışlar hatta bir iki sudağı livara koymuşlardı, bize ayrılan yerlere oltalarımızı ancak saat 11 civarlarında atabilmiştik, malum akşamları derinlik ayarı zor olmakta.O akşam 11 adet sudak yakaladık,Aralarında müthiş iri balıklar vardı resimlerde göreceksiniz zaten.Sabah tan ağırırken artık gücümüz bitmiş bir şekilde çadırlarımıza çekildik.Biz uyurken Faruğun gurubundaki arkadaşlar işleri olduğundan dolayı erkenden ayrıldılar,tüm avlak bize kalmıştı bütün gün çok sıcak bir havada bekleştik,akşama doğru Faruğun sarı boncuklu oltası adeta suya yapıştı, resmen suya çarpınca sular yarıldı (Çokmu abarttım?) Faruk uçarcasına kamışın yanına gitmesiyle zımbayı vurması bir oldu ama balık daha kafasını bile döndürmeden kaçtı,Faruğun o halini kameraya çekemedim ona üzülüyorum.Daha sonra yaklaşık bir saat sonra kamış yine aynı hareketi yapınca Faruk bu sefer balığı çekebildi videoları mevcut.Balık resmen bir tosun zannediyorum 10 kg lık bir pullu sazan,bu mevsimde hep kiloluk sazanlar çıktığı için bizler için adeta bir sürpriz oldu.Hava kararırken asıl hedef balığımıza döndük yani sudağa sudak düne nazaran epeyi nazlı idi gece bir ben bir ,İsmail bir, dört Faruk olmak üzere altı adet sudak ile avımızı noktaladık,önceki gece yaklaşık yirmiye yakın sudak yanında altı adet az oldu ama biz ay işığına bağladık balığın azlığını,çünkü kaya balığı yemimizi pek rahat bırakmadı.Ertesi günü sabah saat onikide artık yola çıkmıştık,iyisi ve kötüsü ile avımızı kazasız belasız noktaladık, bu avımızda bizlere rehberlik yaparak merasında ilk sudağımı tutmama vesile olan Faruk arkadaşıma ne kadar teşekkür etsem azdır.Kendinize iyi davranın.Rastgele..

İri kefaller aldık..













Son zamanlarda denizde balık olmaması bizi başka arayışlara itti her gittiğimde mutlaka yokladığım avlaklarda artık kefal oltalara daha istekli vurmaya başlamış.Cumartesi öğle sıcaklarında balığın daha fazla oynayıp oltaları daha fazla ziyaret edeceğini düşünerek avlağa gittik, avlakta müthiş derecede balık oynuyordu, fazla kalabalık piknikcilerden dolayı üç adet balık yakalayabildik ama sadece ben beş kere balığı döndüremediğimden dolayı kanca balığın damağına saplanmadı olsun dedik, sağlık olsun dedik, bizimde sıramız gelecekti, ortamı piknikcilere bırakarak yarının planını yapmaya başladık.Ertesi günü sabah saat tam yedide avlaktaydık, piknikciler gelene kadar balığımızı sakin sakin yakalamalıydık.Çok geçmeden balıklar tek tek livardaki yerlerini almaya başladı, solucan ile yaklaşık 15cm derinlik vererek balıkları yakaladık saat 10 civarlarında artık piknikciler geldi ve balıklarda kendini cekti, artık gitme vakti gelmişti.Bu avımızda son zamanlarda yakaladığım en büyük kefal nasip oldu yaklaşık 1-1,5 kg arasında olduğunu düşünüyorum.Rastgele..

08-09-10 Temmuz 2011 Altınkaya sazan avımız..























Alınan yıllık izinleri boş geçmek olmazdı bizde öyle yaptık, ben, İsmail , abisi Cengiz, Yiğeni Burçin ile daha önceden sözleştiğimiz üzere Faruk'un avlaklarının birine gideceğiz diye yola çıktık, aslında Faruk'un bize oraya gidin dediği buruna gitmiş olsaydık daha güzel balıklar yakalıyacakmışız ama, biz daha önceki avlarımızda bize çömertliğini sunan bir avlakta karar kıldık ama yanlış yaptığımızı 24 saat tek bir vuruş alamayınca anladık. Kayıkcıyı çağırıp tekrar Faruk'un söylemiş olduğu buruna gitmek bizim için o sıcakta epeyi bir eziyet oldu, ama balıkcılıkta bunlarda var biliyorsunuz. Yeni yerimize kurulup oltaları suyla kavuşturunca tek tük mantarlar batmaya başladı. Kısa zamanda artık akşam yemelik balığımız çıkmış ve kendimize güvenimiz yerine gelmişti. Toplamda 8-10 parça balık tuttuk , İsrail sazanları artık sularda cirit atmaya başlamış,yaklaşık 8-10 parçada israil sazanı yakaladık , 5 sene sonra pullu sazan yakalayabilirmiyiz bilmem, israil sazanlarını kim niye attı o sulara bilmem, ama tüm yöreye yapılabilecek başka bir kötülük olmazdı herhalde. Sözleştiğimiz gibi kayıkcı ertesi günü saat tam 11 de bizi aldı ve güzel bir av kampının sonuna geldik. Yılda birkaçkez tekrarladığımız sazan avımız herzamanki gibi dolu dolu geçti, av arkadaşlarıma çok teşekkür ederim, gidecek olanlara rastgele..











S a m s u n .... a v l a r ı m: çinekop ve sarıkanat avı

S a m s u n .... a v l a r ı m: çinekop ve sarıkanat avı : 12 ocak 2019 Karadeniz in cömertliği bitmiyor, beyaz s...