21 Ara 2008

Derbent'te alabalık avladık..
















Günlerdir çok somon var,çok somon var sözleri adeta bizlere doping etkisi yaptığından,arkadaşım ismail ile bir an önce aceleyle avlağımıza (derbent barajına) vardık,fakat kurnazlar güzel yerleri tutmuş,genel avlaklarda yer kalmamış,tabii pazar günü olmasının etkiside var .Daha önceki yıllardan bildiğimiz, kavaklık mevkiinde şansımızı denemeye karar verdik,iyikide vermişiz.Aşşağıda resimlerini gördüğünüz balıkların hepsini burada çektik,balık büyüklüğü karışık şekilde, 100 ile 500 gr arasında balıklar yakaladık.Yutturma hamur ile balıklar yakalandı ,şamandra derinlik yaklaşık 0.5m civarı, iyi vuruşlar aldık,ayrıca en büyük olan balıkları hep en yakından aldık,kıyıdan 1.5-2m de güzel balık oluyor.Arada sırada toprak ile yemleyerek balığı kandırdık.Sabah 9.30 ile 14.30arasında iyi balık yaptı,bu saatten sonra balık kesince bizde dönüş yolunu tuttuk.Gidecekler balığın yerini bulunca iyi av yapabilir diye düşünüyorum,mesela saat 14.30 da gelen iki balıkcının daha siftahı yoktu ve bu zamana kadar yanlış yerde idiler,onlar hiç tutamadı malesef.Uzun lafın kısası yerini bulana balık çokk.Rasgele..

1 Ara 2008

Dereköyün zarganaları











Tek başına gitmiş olduğum avda, sezonun son günlerinde , bol bol balık tuttum.Bütün bir sezon aradığım, fakat bulamadığım balığı, böyle güzel bir günde bulduğum için kendimi şanslı görüyorum.Oltam herzamanki gibi, tek kancalı toplu olta, yem olarak balığın kendisini kullandım,gitmek isteyenler bu fırsatı kaçırmasınlar, umuyorum yarında güzel balık yapacak.Balığı yoğunlukla sabah erkenden aldım,gündüz tek tek vurdu akşam üzeri tekrar bir yoğunluk yaşattı..Rüzgara göre yer değiştirip hemen hemen bütün yerlerde yakaladım.Rastgele

4 Ağu 2008

Samsun'da doğal alabalık varmı?






Var...Hemde epeyi miktarda var.Yıllardır burnumuzun dibinde 2 saatlik yol uzaklığında ,doğal alabalık tuttuğum için sevinçliyim.İşyerinden bir arkadaşım ,bizim köyümüzde alabalık var dediğinde, önceleri pek inanmamıştım,fakat, daha sonra hazır balık kıt iken, değerlendirmeye aldım,biraz keşif,biraz köy,havası,mısırekmeği,turşu kavurma,yağmur,çamur,adrenalin ve birazda balık ile olayı doyasıya yaşadık.Salıpazarı yaylarında, epeyi bozuk olan yollarda, tam bir rali yaparak av yerimize geldik,kısa bir köy kahvaltısından sonra, (Olcayın annesinin ellerinden öperim) hemen dereye yola koyulduk (Dalından fındık yiyerek), fakat bir gün önceden yağan yağmur dereyi taşırmış ve oldukça bulandırmıştı,(Meps ve sahteler çantadan hiç cıkmadı), daha önceki tecrübelerimden bildiğim kadarıyla, bu tür sularda balıklar iki tür hareket yapıyorlar,ya yuvalarına girecekler, selden etkilenip sürüklenmemek için,yada selden gelen nimetleri bekleyecekler (Solucan,kurt vb.)sığlarda, gözler hep su akış yönünde,sel suyu fazla etkili olmadığı için ikincisi gerçekleşti,akıntıya bıraktığım tarla solucanlarını küçüklü büyüklü alalar kaptı, küçük olanlar derhal suya iade edildi, büyükler livara Av yapmış olduğumuz dereye yabancıyı kesinlikle sokmuyorlar sadece belli başlı kimseler olta, serpme ve ağlar ile yakalıyorlar,yani oraya gitmek için, güzel bir rehbere ihtiyaç var,ayrıca iyi bir şöfore ve arabasına, ziraa her araba oralarda çalışmıyor.Resimlerde görülen balıkları üç kişi tuttuk,çok sulu bir ortam olduğu için fotoğraf makinesi yerine cep telefonu ile çekebildik,daha güzel kareler yakalayamadığımız için üzgünüm.Kalın sağlıcakla..Rastgele

23 Tem 2008

Sazan avı çok zor..









11.07.2008 tarihi öğleninde başlayan sazan avımız 13.07.2008 tarihi öğleninde, mutlu ve yorgun bir şekilde bitti.Cuma günü akşam hava kararırken avlağımıza gecikmiş olarak vardık, fakat avlakta aşırı su çekilmesinden dolayı, ağaç dalları dipten gözüküyor ve oltaları atacağımız yer ağaç dallarıyla kaplıydı başka bir avlağa gitmek daha zor olduğundan, mecburen aralardan oltaları attık.İlk gece hiç birşey vurmadı ve hazır konservelerle karnımızı doyurduk gündüz saat 2 civarı, Kurtuluşun kamışını, balık suya çekti, tam gömmek üzereyken atmış olduğum dip oltası kancası, makineye takılarak kamışın dibi boylamasını durdurdu,, fakat ben bir çekiyorsam balık iki çekiyordu ya misina kırılacak yada yüzerek makinenin kalamasını açıp balığı kenara alacaktık,fazla değil 6-7m de kamış bizi bekliyor ve ucundada balık var.Cengiz hemen soyunup atladı, kalamayı suyun içinde açmasıyla balık hemen fişekledi, fakat kamış ustanın elindeydi artık, top Kurtuluş taydı fakat oda ne, kamışın ucu kırılmış başlık düşmüş en uç parça çıkmış Kurtuluşun elle çekmekten başka çaresi kalmamıştı, balıkta yorulmuş,bizim gibi deli cesareti olan balıkcıların elinden kaçamıyacağını anlamıştı,kenara gelmesiyle kepçelememiz bir oldu ,yaklaşık 8-10kg lık müthiş bir trofe,Kurtuluş galip gelmiş, balık artık bizlerindi,akşam yemeği için hazırlıklar çoktan başlamıştı Aradan az bir zaman geçti ki benim şamandra dibi boyladı, koştum tasmayı vurdum, balık çoktan dala takmış beni bekliyordu,misinanın kopması uzun sürmedi, fakat şamandrayı kurtaracağım diye şamandradan gerilen dip takımının kancası yüzüme saplanınca işte dedim avımız bitti.Fakat cengiz bunada hazırlıklı gelmiş mübarek çantasında 13-14 anahtar bile var..Hemen pensi batikonlayıp kancayı tersten çıkardı duymuş olduğum acıyı anlatamam.Akşama doğru aynı oltaya birkez daha balık vurdu olta yine düştü suya ama bu sefer pek şanslı değildik suya düşmesi ile gözden kaybolması biranda oldu Kurtuluş bakakaldı oltanın peşinden,(Laf aramızda bütüngün oltası çıkar diye bekledi ama nafile)balık kaçmış peşpeşe aynı oltaya aynı şekilde vuran balık bizi neşelendirmiş kurtuluşa yaptığımız şakaların dozunu arttırmıştı..Akşam sazanı köze koyarak pişirip yedik,tam bir saat közün içinde gömülü kaldı, sonuç resimlerdede var, müthiş oldu cengiz yine güzel bir iş çıkardı,gece saat 12 civarlarında hüseyin de 3-4 kg lık bir sazan tuttu ve sabahı ettik,artık dönüş zamanı yaklaşmıştıki bir adet 1kg lık daha yakalayarak avı sonlandırdık.Tüm balıkları mısır ile yakaladık,küspeye ve diğer yemlere balık vurmadı,aslında daha çok balık bekliyorduk ama yerin müsait olmaması fazla balık tutma hayalimizi erteletti.Bu arada gümüş ağı acaip gümüş yakalıyor,(Balık tutulmazsa yenilebilecek çoklukta) Ben Ömer,Kurtuluş,Cengiz,Hüseyin,ve adaşım Ömer (Misafirimiz)güzel bir balık avı yaşadığımız için keyifli bir mutlulukla kazasız belasız geri geldik,tüm dostlara böyle bir av dilerim.Rastgele..

6 Tem 2008

Isparalar bize güzellik yaptı..












Gece saat ikide çalan zil yarım uykumumdan beni sıçratarak uyandırdı,en son 20-25 yıl önce bir aralar epeyi gittiğimiz avlağa gidiş zamanı gelmişti,yerinde duruyormuydu acaba Yakakent mendereği, uç tarafından tuttuğumuz tabak gibi ısparalar bizi bekliyormuydu?Mavruşgiller arada sürpriz yapıyormuydu hala?
Büyük bir heycan ile tan yeri ağırırken avlakta yerimizi almıştık,krides ile dip oltamı hazırlayıp atmam fazla uzun sürmedi, özlediğim o kesin ve sert vuruş gecikmedi tabiki ve ilk balık livara kolayca girdi,ve diğerleri saat 07 de sert başlayan karayel artık kısa süren avımızın bittiğini hatırlatıyordu.Av arkadaşlarım cem ve hüseyin ile mutlu bir şekilde ava son verip samsuna döndük..
Yıllar sonra bizlere aynı heyecanı yaşatan Karadenizimize çok teşekkür ederiz ,:D

13 May 2008

Somon furyası devam ediyor.






Hiç aklımda yokken gecenin onbirinde telefonla arayan kurtuluşun hadi somona gidiyoz lafı ve gündüzden Ahmet abinin kiloluk somonlar misina kırdırıyor, muhabbetinden sonra artık yarın anneler günüymüş, kimin umurunda olur, tamam dedik tabi.
Sabah yedide buluştuk yolda sıkı bir kahvaltıdan sonra biraz geçte olsa köprünün ordaki yerimizi aldık, ama ters giden birşeyler vardı, su hafif bulanık ve balık hiç oynamıyordu,hadi kızkayasına lafını duymak fazla sürmedi, ve hemen oraya gittik,kalabalık olacağını umuyorduk ama millet farklı taraflara yayılmış bizim yerler boştu,o arada balıkcı ömerle de tanıştık ve hemen yanına oturduk.İlk birkaç saatten sonra balıkları almaya başladık fakat balıkcı ömer ustalığını konuşturuyordu maşallah nazar deymesin iyi balıkcı olarak tanıdım kendisini ve iyi insan, babası ile birlikte çayımızı demlediler, yemimiz bitti yine ondan aldık.Akşama kadar güzel av yaptık kaçırdıklarım kırdırdıklarım hariç iyi balık aldık.İnşallah sizlerde alırsınız.Yem olarak hamur kullandık ve kaşıkla yakaladık kaşık 2 no kırmızı benekli meps giderken yanınızda mutlaka götürün,ve mutlaka gidin orada balık furyası devam ediyor,sonra pişman olmayın. rastgele.

3 May 2008

Biz balıkcıyız..

Çok bilmek,azbilmek.Sevmek ve az sevmek veya sevmemek,gönül vermek işte bizim sevdamız,yumuşak tarafımız.Balığa çıkmak,dostlarla buluşmak ve hayatı yaşamak,doğanın el değmemiş taraflarını keşfetmek,paylaşmanın tadını çıkarmak,yaşamın anlamı budur.Bilmek veya bilmemek çok önemli değil.Al eline bir olta unut herşeyi,sal suya oltanı vurmuş vurmamış okadar önemli değil.Ruhunu yansıt misinanın ucundan ta kancaya kadar,düşün denizin altını,masmavi derinlikleri enerjini yansıt bilinmeyen dünyaya,korkmavurmaz birşey diye.Hırsada kapılma elbet bulur nasibin seni,önemli olan o anı yaşamak ve yaşatmaktır.

Bilerek ve öğrenerek avlanmak elbette önemlidir ama bilmiyorsanda çok dert etme,yaşadığın o an ve aldığın zevk hiç bir şeye değişilmez.Yaşam zaten acımasız bir değirmen,çarkların arasında zaten eriyip gidiyoruz.Geriye dönüpte baktığında hatırlayacağın,birkaç tebessüm bırakacak,çocuklarına anlatacağın bir kaç hikayen her zaman olacaktır.Her zaman bir umudun olacaktır yarın için,ertesigün için,dene bak ne kadar sıksada
hayat seni,hep ertesi günler mutlaka olacaktır.Balığa çıkmak benim için yeniden keşfedilecek yaşamın karesidir.Karelerin toplamı dostlukla birleştirdiğinde hayatın kendisidir.İşte o zaman biz BALIKÇIYIZ.

1 May 2008

Kurnaz mavruşgiller çok yakınımdaymış..


Çok eskilerden değil benim hikayem,yaklaşık 5,6 yıl önce başıma geldi.Aylardan temmuzdu zannedersem, Dereköy limanının yan tarafındaki resmi bir kampta 3 haftalığına konaklamak için sıranın bize geldiğini öğrendiğimde ilk iş, oltalarımı hazırlamak oldu,oltalarımı koymaya arabada yer bile kalmamıştı fakat o sorunuda hallettik,öyleya bütün oltalardan almalıydım,Dereköy limanında epeyi balık yakalandığını duyuyorduk,ve kampımızda oraya çok yakındı.Yerleştik bir çırpıda, deniz kum güneş güzeldi fakat,benim gizli amacım balık olunca, arada limana kaçmalar, sabah erkenden kalkmalar başladı,kampın hemen yanındaki kanalda kefal vardı, mantarlı oltaya ama o kadar oynamasına karşın fazla vuruş yapmıyordu, yinede inatla tutmak için epeyi uğraştım,birkaç balıktan sonra artık bu kanalda fazla iş olmadığını anlamıştım,artık Dereköy limanındaki balıkların tadına bakmalıydım,hemen soluğu limanda aldım,öyleya limanın açık menderek tarafında dip balıkları iyi olmalıydı o da olmazsa mutlaka çaparaya balık olurdu..Birkaç azimli denemeden sonra ,oranında verimli bir yer olmadığını anladım ama balıkta tutamıyordum,artık etrafa da rezil olmaya başlamıştım,öyleya kamptaki arkadaşlar benden balık bekliyorlardı artık, son zamanlarda iyice ti ye almaya başlamışlardı ve artık kampın son gününe yaklaşmıştık ki,kamp arkadaşım Mehmet elinde en ucuzundan kamış oltasıyla yanıma geldi,oğlu balık tutmak istemiş 7-8 yaşlarında var,olta yaparmısın diye sordu hay hay dedim, malzemelerine baktım herşeyin en ucuzundan biraz var,neyse biraz benim malzemelerden takviye ile mantarlı ve derinlik ayarlı yüz oltası yaptım,amaç kampın önündeki kayalıktan kovit (Sümüklü)yakalatmak, mantarlı yaptımki sümüklü vurduğu zaman heycan olsun,akşam üzeri hemen tor ile bir çırpıda karidesler yakalandı, Mehmet,oğlu ve ben kayaların en ucuna (Kıyıdan yaklaşık 25m) yerleştik,amacım ilk sümüklüyü tutup, nasıl tutulacağını öğretmek ve daha sonra oğluna vermek,şamandrayı yarım metreye ayarlayıp ( zaten derinlik bir metre civarı) karidesi sinek kancaya taktım ve hemen kayaların dibine attım,birkaç saniye geçmeden şamandra gömüldü, hemen bir zımba ve balık yakalandı balığı çekmeye başladım ki o da ne, kapkara sümüklü parıl parıl parlıyor o da ne, bu sümüklü değil, allah allah kendimi o kadar şartlandırmışımki sümüklü yakalyacağım diye, gelen balık mavruşgil, gözlerime inanamıyorum bildiğimiz mavruşgil,günlerce peşinden koştuğum,yakalayınca kampta işte ben yakaladım diyeceğim mavruşgil..200 gr var yok,tabii durmak olurmu peşpeşe 8-10 arası aynı şekilde mavruşgilleri aldım, ama akşam da olmuştu artık bırakmalıydık ve bıraktıkta zaten.O gün oltayı ufaklığa vermediğimi söylememe gerek yok sanırım.O gün kampın son günü ve son akşamıydı,tüm kamp süresince tutmak için can attığım balık, alay eder gibi,ayağımın dibindeymişte haberim yokmuş.Hatırladıkça hala balık peşinde, boşa geçen zamana acırım.Sağlıcakla kalın..

29 Nis 2008

Gelemende turna avlarımız






03.06.2007 açık dökmeler





Uzun zamandan beri iş yoğunluğundan dolayı ne balığa gidebildim nede konulara bakabildim,ilk fırsatta gittiğim avdan arkadaşım kurtuluş ile yapmış olduğumuz avda iyi balıklar aldık. fotoğraf makinesini kayığa alamadım, ancak evde çekebildim,balıklar izmarit,mavruşgil ve ıspara, sabah birkaç aksilikten dolayı geç başladığımız av resimde gördüğünüz (Hakkıma düşen)bir tepsi balık ile sona erdi.Yem;Midye kurdu,karidesHava;SakinBalık;bol..

07.10.2007 Zargana avımız




Cumartesi öğlene doğru arkadaşım ismail ile gittiğimiz Samsun Engiz (Bafra balık gölleri) kumsallarından pazar sabahı yaptığımız avımızın resimleri aşşağıdadır.Resimlerde görünen toplu olta ile kendi yemini taktığımız avımızda denizin ve havanın müsait olmasından dolayı deniz bizi boş çevirmedi

28 Nis 2008

Derbent - Bafra Somon Avı

Uzun zamandan beri fırsat bulup da gidemediğim, derbent barajına nihayet gidebildim.Beraber avlandığımız murat (Murti) ile uyumlu ve verimli bir avcılık yaptık.Somon balığı yine herzamanki gibi daha önce yeme alışmış ve yemlenmiş yerlerin dışına çıkmıyor,bilinen yerlerin dışında oltalara sadece hayal kırıklığı vuruyor .Biz avımızı bu bilgiler ışığında bilinen yerlerde yapmaya çalıştık, fakat yanyana cok sık bir şekilde avcılık bize pek uymadığı için,daha sakin ve daha büyük balıkların olduğu resimdede gördüğünüz

kral mezarlarının oradaki köprü avlağına gittik,balıkların büyük olanlarında ikisini orada aldık,murat meps 2 no ile günün trofesini kaçırdı desek yeri olur,sadece kuyruğunu görebildim.800 gr dan fazlası vardı azı yoktu.Birdaha gidecek olsam yine köprünün oraya giderdim.Unutmadan balıkları bafradaki av marketten aldığımız hamurla tuttum, birtanesi ekmekten imal hamur ile yakalandı.Kullandığımız oltalar tekli yutturma,kayar şamandra 0.25 beden şeffaf misina, yani yapılabilecek en ince takım..

S a m s u n .... a v l a r ı m: çinekop ve sarıkanat avı

S a m s u n .... a v l a r ı m: çinekop ve sarıkanat avı : 12 ocak 2019 Karadeniz in cömertliği bitmiyor, beyaz s...